Merhaba,

Kitabımın adını bir serçenin hikayesinden yola çıkarak “bir damla su” olarak düşündüm. Umarım kitabı okumayı bitirdiğinde anlamlı bir ad konulduğunu düşüneceksiniz.

Her yıl nüfusumuz hızla artıyor. Bir Milyon Öğrenci eğitme başlıyor, bir o kadarımız eğitim bittiğinde iş hayatına atılmak istiyor ve gerçeklerle yüz yüze geliyoruz. Keşke herkese kendine göre uygun iş imkânı bulup hayata olumlu başlayabilse. Mevcut çalışanlarımız iş hayatından ne kadar mutlu mu? Geleceklerinden ne bekliyorlar? Önümüze çıkan engellerin aşılmasının günümüz koşullarında ne kadar güç olduğunun hepimiz farkındayız.

Eğitimlerini başarı ile tamamlayanların iş hayatında atıldıklarında onları başta yöneticilerinin liderliği olmak üzere başka engeller bekliyor. Çözüm üretmek kolay değil, çaba var mı? Muhakkak. Ama yeterli olduğunu söyleyebiliyor muyuz? Hayır.

Çözüm için Yürek, Beyin ve Eli birlikte hareket ettirmemiz gerekiyor. Çözümün adresi, eğitim camiasına, siyasilere, iş adamlarımıza ve tabii ki en önemli etken olarak ailelerimizin bilinçli hareket etmesine bağlı.

Hepimiz birer anne ve babayız, iş yerinde yönetici ya da çalışan, belki fabrika sahibi, kamu hizmeti veren memur, amir, öğrenci, öğretmen olabiliriz. Dün başka, bugün farklı yarın daha farklı görevler bizi beklediğinin bilincindeyiz. Bugünkü durumumuzu dünden öngöremediğimiz gibi, yarınımızın da bizi nerelere götürebileceğini kestirmeyiz. Yaşamımız, birey olarak sadece kendimizi değil, toplumu da ilgilendirdiğini birbirimizi etkilediğimizi düşünmeliyiz.

Kitabı kaleme almakla, çalışma yaşamımızda karşılaştığımı zorlukları, çözüm önerilerini, tecrübelerimiz yanı sıra duygu ve düşüncelerimizi ifade edebilmeyi arzuladım. Çalışma yaşamının her kademesinde yar alan ter akıtan çalışanlarımıza, sağlıklı ve mutlu olarak eve dönmesini bekleyen ailelerine, onlara maddi kazanç sağlamaya çalışan işverenlerimize, çocuklarım ve torunlarım için anılabilecek güzel bir anı, bir miras bırakmak istiyorum.